Ülkemizde her yıl 3-9 Kasım tarihleri "Organ ve Doku Bağışı Haftası" olarak kutlanıyor. Hafta boyunca düzenlenen etkinliklerle tedavisi yalnızca organ ve doku nakli ile mümkün olan hastalıkların tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de önemli sağlık sorunlarından biri olduğuna dikkat çekiliyor.
"Organ nakli", vücutta görevini yapamayan bir organın yerine canlı bir vericiden veya ölüden alınan sağlam ve aynı görevi üslenecek bir organın nakledilmesi işlemi olarak tanımlanıyor. Kişinin hayatta iken serbest iradesi ile tıbben yaşamı sona erdikten sonra doku ve organlarının başka hastaların tedavisi için kullanılmasına izin vermesi ve bunu belgelendirmesi de organ bağışını oluşturuyor. Ülkemizde böbrek, deri, karaciğer, kalp, akciğer, pankreas ve incebağırsak, kemik, kemik iliği, kornea ve kalp kapağı nakilleri yapılıyor.
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Organ Nakil Merkezi Koordinatörü Dr. Çilem Yıldız ve Hemşire Zübeyde Usanmaz, Üniversitemizin organ nakli konusunda bilimsel ve klinik çalışmalarla hastalarına en güncel tedavileri başarı ile sunduğunu kaydetti. Ülkemizin organ nakli faaliyetleri için yeterli donanıma, deneyimli nakil ekiplerine ve nakil merkezlerine sahip olduğunu belirten Dr. Çilem Yıldız ve Hemşire Zübeyde Usanmaz, aşılması gereken en önemli sorunun kadavra bağış oranındaki yetersizlik olduğunu kaydetti.
“Her Bağış Yeni Bir Hayat”
Uzmanlar; her bağışın yeni bir hayat demek olduğuna, Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu’nun, organ naklinin caiz olduğunu bildirerek organ bağışını, insanın insana yapabileceği en büyük yardım olarak tanımladığına dikkat çekiyor.
Ülkemizde organ bağışları Sağlık Bakanlığı kontrolü ve denetiminde gerçekleştiriyor. Organ dağıtımı ise “Türkiye Organ ve Doku Nakli Bilgi Sistemi" vasıtasıyla en adaletli ve şeffaf biçimde yapılıyor.18 Yaş ve üzeri akli dengesi yerinde olan herkes organ bağışı yapabilir ve organ bağışı kartı sahibi olabilir. Organ bağışı yapmak isteyen herkes, il sağlık müdürlükleri, hastaneler, organ nakli yapan merkezler, aile hekimliklerine başvurabilir, organ bağışçısı olabilir.
Unutmamak gerekir ki, her bağış yeni bir hayattır yani BAĞIŞ VARSA HAYAT VARDIR.
Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü
